Reviews

Madame Bovary, by Gustave Flaubert

sinelit's review against another edition

Go to review page

5.0

hmm.

2019'da, dostoyevski'nin budala'sını okuduktan çok kısa bir süre sonra, tolstoy'un anna karenina'sını okumuştum; ve baş kadın karakterlerin benzerliği dikkatimi çekmişti. hani "rus edebiyatı sonuçta, hep böyle kadın karakter yazıyorlardır" diyeceğiniz gibi bir şey değil -zaten öyle bir şey diyemezsiniz, kavga çıkarırım. neyse. bu konuyu internette biraz araştırınca flaubert'in döneminde çığır açan madame bovary'sini okuyan dostoyevski ve tolstoy'un "benim de böyle kadın yazmam lazım, çok acil" şeklinde gaza gelmesiyle söz konusu romanların ortaya çıktığını öğrendim. gelgelelim kaynak gösteremiyorum... çünkü şimdi araştırınca, söz konusu anektoda dair hiçbir şey bulamıyorum. öte yandan üç kitabın da ilk yayımlanma tarihlerine bakınca en azından tarihsel anlamda bir teyit oluyor elimizde.

neyse işte, ben o zamandan beri madame bovary'yi de çok merak ediyor ve okumak istiyordum. önce elimdeki iş kültür çevirisinin "çok da şey" olmadığını öğrendim ve çok üzüldüm, çünkü, yani, iş kültür. sonra türkçe'de güzel çeviri yok krizi yaşadım. hatta bu senenin başlarında bir ara minoa'dan [b:ingilizcesini|39078126|Madame Bovary (Vintage Classic Europeans Series)|Gustave Flaubert|https://i.gr-assets.com/images/S/compressed.photo.goodreads.com/books/1540616508l/39078126._SX50_.jpg|2766347] bile aldım. derken alfa'dan çıkan ismail yerguz çevirisi dikkatimi çekti, hemen ayaküstü iş kültür çevirisiyle karşılaştırdım (en sevdiğim kitapçı gezme etkinliklerinden biri) ve sonunda, nihayet, niyet ettim bizimbüyükchallenge'ımız için bu sene bu kitabı okumaya. hem de kadın karakter maddesi için. kitabı bitirince anlıyorum ki, süper tercih. canım kendim.

bu kadar kafa şişirdikten sonra biraz da kitaptan bahsedeyim. etkilediğini varsaydığımız diğer iki kitapla kıyaslamanın çok doğru olacağını düşünmüyorum, hatta üç kitaptaki üç kadının da birbirinden çok farklı şeylerin peşinde sürüklenirken topluma yabancılaştığını düşünüyorum; ve üçü de unutulmaz karakterler. dolayısıyla bu üç kitabı denk tutup "o bundan iyi, bu şundan iyi" demek çok doğru olmaz -anna karenina'yı çok başka sevdiğim şerhini düşerek. emma bovary'nin ise en büyük derdi bence yanlış yüzyılda doğmuş olmak. bir kere evlenince boşanamamak, aynı insanla geçecek bir ömre saplanıp kalmak, hem maddi hem manevi anlamda zor tatmin olan bir kadın için faciaların en büyüğü. aslında hepimiz, ilerideki "bir şey" olunca daha mutlu olacağımıza inanırız. üniversiteyi kazanırsak daha mutlu olacağımıza mesela. ya da ne bileyim, o terfiyi alınca. evlenince. çocuğumuz olunca. araba alınca. boşanınca. hep ileride bir şey vardır ve şu an yaşadığımız tüm dertlerimizi ona bağlarız. sonra o kafamızda büyüttüğümüz şey öyle olmaz. sadece bir derdimizi çözer. ya da dertlerimizin birazını. ama buradan bir çıkarım yapmak yerine, kendimize başka bir hedef, bir "şey" belirleriz. tabi bizim, mevcut yüzyılda, biraz da olsa esnekliğimiz mevcut. emma bovary gibi genç yaşta, mutlu olacağını sandığı, ve karşı tarafın onu "iyiliğiyle" boğduğu bir evlilik yapmış, ve taşra kentinde yaşayan biri için seçenekler oldukça kısıtlı. kafasında kurduğu her şey, gerçekleştiğinde çok daha büyük yıkımlarla karşılaşıyor.
Spoileraşıkları onu hayal kırıklığına uğratıyor, eşinin büyük bir cerrah olma girişimi bir felaketle sonuçlanıyor... bu kadar duygusal boşlukta olan bir kadın için ise en olmayacak, en altına girilmeyecek sorumluluk annelik olsa gerek. onu da elini yüzüne bulaştırıyor elbette.
sonuç olarak elde kalan, yazık kere yazık bir hikaye. içim parçalandı okurken/dinlerken.

kitabın yayımlandıktan sonra "geleneklere hakaret, aldatmanın yüceltilmesi, cinselliği kışkırtma" gibi tırıvırı sebeplerle yasaklanıp flaubert'e dava açılmış. açıkçası bu beni hiç şaşırtmadı. kitabın bu ahlakçılığa oldukça ters düşmesi bir tarafa, realizm akımının başarılı bir temsilcisi olarak olayları "olduğu gibi" anlatması da buna tuz biber olmuştur.

yazarın karakter inşasını da çok beğendiğimi not edeyim. emma'dan eczacı çırağına kadar herkesi çok net tarif etmiş flaubert. adeta fiziksel olarak gözümün önüne getirebiliyor, herhangi bir durumda verecekleri tepkileri tahmin edebiliyorum.

son olarak... kitabı storytel'den dinledim. gerek ismail yerguz'un çevirisi, gerek aysun topar'ın seslendirmesi son derece başarılıydı. kitapla yaşadığım deneyimi daha kaliteli hale getirdikleri kesin. emeklerine sağlık.

itsokayjess's review against another edition

Go to review page

emotional reflective sad tense slow-paced
  • Plot- or character-driven? Character
  • Strong character development? No
  • Loveable characters? It's complicated
  • Diverse cast of characters? No
  • Flaws of characters a main focus? Yes

3.25

carolstho's review against another edition

Go to review page

challenging funny lighthearted reflective slow-paced
  • Plot- or character-driven? Character
  • Strong character development? No
  • Loveable characters? No
  • Diverse cast of characters? No
  • Flaws of characters a main focus? Yes

4.25

jopissgirl's review against another edition

Go to review page

medium-paced
  • Plot- or character-driven? Character
  • Strong character development? No
  • Loveable characters? No
  • Diverse cast of characters? No
  • Flaws of characters a main focus? Yes

4.75

I know a certain Ana that would get along great with this girl

jaanasingh's review against another edition

Go to review page

5.0

flawless.

locuraxloslibros's review against another edition

Go to review page

2.0

Siento muchísimo ponerle este puntaje a una obra de literatura clásica francesa, pero definitivamente esta historia no fue para mi. 2/3 del libro fueron me parecieron totalmente lentos y sin emoción, y en la tercera parte todo lo qué pasa me confundió un poco... no esperaba ese final y no logro comprender todo lo qué pasó en esas últimas páginas cuando en casi todo el libro no sucede nada demasiado interesante...

schmartina's review against another edition

Go to review page

challenging dark emotional sad slow-paced

3.25

mazza57's review against another edition

Go to review page

1.0

OMG whatever got this book banned I must have missed entirely.

leelulah's review against another edition

Go to review page

5.0

It was worth it to spend some more time of the night trying to finish it. Definitely worth it. Even a correct reading nowadays would be that scandalous as it was at the moment of its release.

I tend to think of it as even more somber than Anna Karenina since there's not an example of successful love like Konstantin and Kiti's happy ending. No, not even that.

Emma is selfish, vain, shallow, too romantic and easily convinced, as well as corrupted. In Flaubert's words, a burgeoise.

I think the only characters I would have compassion for would be her husband, Charles and their daughter, the little Berthe.

Much like Anna Karenina, her moral decadence is what leads her to suicide. Much like Tristana, her childish expectations of love ruin her. Oddly enough, she had the most merciful husband, who, despite the sayings of his circle of acquintances and having found a letter of one of her lovers, never doubts her.

And yet, one can never completely hate Emma. Some of us have been, for better or for worse, like this at some point. With some better results of course. And yet, the critique to the institutions is not absent as people never have a clear ida of neither science of religion, regardless of being doctors or priests, they focus on aspects that seem relevant to them, or that might be really important, but yet are missing the fundamental point.

Bovary, fails to acknowledge that what her wife sufers is not product of rare diseases but of unhappiness given the unrealistic goals she has set for her love life. And the priest, fails to acknowledge that Emma's problem lies beyond the material aspect. Yes, she's way too concerned with appareanves, to the point that many of it threatens to enter into a state of debt, but her problem is spiritual. She never doubts to embrace things as futile obsessions that do not provoke anything but further disaster and decadence.

She goes from apparently innocent lover, during her relationship with Rudolph, yet manages to emotionally manipulate Leon. When she and her former lover meet again, we see how much roles have changed. Rudolph doesn't stop being a liar and someone who eludes responsibility of any kind, but Bovary tries using every single charm she has learned to get what she wants, to get nothing because it's not possible.

This and Anna Karenina, even if this one is a bit more raw, these are the books which definitively debunk the pink sides of novels having anything to do with married life.

bacchicecstasy's review against another edition

Go to review page

dark reflective sad slow-paced
  • Plot- or character-driven? Character
  • Strong character development? It's complicated
  • Loveable characters? No
  • Diverse cast of characters? No
  • Flaws of characters a main focus? Yes

3.0

Finished this. Now to find all the feminist criticisms of it :)