A review by zimlicious
The Very Secret Society of Irregular Witches by Sangu Mandanna

5.0

Şimdi dönüp baktım: [b:Gök Mavisi Denizdeki Ev|180271465|Gök Mavisi Denizdeki Ev|T.J. Klune|https://i.gr-assets.com/images/S/compressed.photo.goodreads.com/books/1687535238l/180271465._SY75_.jpg|62945242]'e 4 yıldız verdiğim için buna 5'i bastım. Benziyorlar, birbirlerini andırıyorlar, evet ama bence en önemli fark şu: Mavi Denizdeki Ev rahatsız edici bir şekilde 'mesaj' ve 'öğreti'ye boğup, keskin keskin "şu doğru, bu yanlış" derken bu kitap birden fazla yaşam şekli, farklı seçimler, yöntemler ve düşünce tarzları olabileceğini gösteriyor. Özellikle bu kısmını çok sevdim, karakterlerin bir orta yol bulabilmesine de daha da sevindim çünkü birbirimizi dinler, anlamaya çalışır, "benim doğrum doğrudur!" diye diretmezsek neden olmasın ki?

Mika'nın "öğretmenlik" yaptığı üç küçük cadıya, onların birlikte yaşadığı yetişkinlere, genel itibariyle kurdukları aileye bayıldım. Birbirlerine duydukları sevgi, birbirlerini koruma çabaları bana gerçekçi geldi. Her aile gibi onlar da bir yandan didiştiler, bir yandan iyi vakit geçirdiler, bazen de bazı esprileriyle beni kahkahalara boğdular. Aşk hikayesinin çok ön planda olmaması da hoşuma gitti. Yanlış anlamayın, özellikle romantik komedileri çok severim ama burada asıl hikaye daha ilgi çekici ve eğlenceliydi. Mika ile Jamie'nin aşkı, özellikle de Jamie'nin aksi bir adamdan bir anda kediye dönmesi de ne inandırıcı ne çekici geldi ama dediğim gibi bu konu çok ön planda olmadığı için hikâyenin genel akışını ve keyfini bozmadı benim için. Beklenmedik, şaşırtıcı gelişmeler heyecanlandırırken mutlu sonu da tatmin edici bir sondu.

Kitap kulübümle birlikte okuyacağımız için hemen Aşırı Gizli Cadılar Cemiyeti olarak çevrilen Türkçe versiyonunu almıştım. Ancak ne yazık ki ilk bölümün sonunda ufak bir sinir krizi geçirip kitabın orijinalini edindim. Çok fazla typo vardı, hadi buna alıştık maalesef diyebiliriz ama ismi "Mika" olan ana karakterde typo yapıp "Mike" da yazmayın n'olur ya. Hele ki ilk bölümde olunca bir an "Mike kimdi ki?" diyerek bir şey kaçırdım sandım. Sonrasında da "background story" olarak "arka plan hikayesi" gibi ifadeler rahatsız edince İngilizce'sine geçtim. Bunları ukalalık olarak görenler çok oluyor, varsın olsun. Çeviri zaten kolay bir iş değil, kitaplar yayına daha özenle hazırlansa da keyfimiz kaçmasa, severek okusak biz de.